Gebelik dönemi her açıdan dikkat edilmesi gereken bir süreci kapsar. Bu süre içerisinde en önemli konulardan biri de beslenme olmaktadır. Anne adayı kendi için yediği yemek kadar karnında büyüyen canlı içinde beslenmesine dikkat etmek zorundadır. Gebelikte beslenme, sağlıklı ve dengeli olarak oturtulduğunda bebek ve anne için hem hastalıklardan korunmayı hem de sağlıklı bir gebelik süreci geçirmeyi sağlayacaktır.
Normalde de su tüketimi oldukça önemlidir ancak gebelikte su tüketimi daha da artmaktadır. Annenin ve bebeğin gelişimi için su ihtiyacını karşılamak çok önemlidir. Hamile bayanların gün içerisinde en az 10 bardak su içmeleri tavsiye edilmektedir. Kış aylarında vücuttan su atımı yaz aylarına göre daha azdır. Yaz aylarında 10 bardağında üzerinde su tüketmek daha sağlıklı olacaktır.
Gebelikte suya ihtiyaç duyan vücuda yeterli oranda su verilmemesi sonucu şunlar görülmektedir:
Gebelikte maden suyu içmek zararlı mı diye merak eden hamile bayanlar için katıksız ve doğal maden suları zararlı değildir. İçerisinde çeşitli katkı maddelerinin bulunduğu, meyveli, tatlandırıcılı ve ya farklı işlemlerden geçmiş olan maden suları sakıncalı olmakla birlikte katıksız ve doğal olan maden suları bir ve ya 2 taneye kadar tüketilmesinde bir sakınca bulunmamaktadır.
Gebelikte bitkisel çaylar içmek sakıncalı olabilir çünkü her bitkinin içerisinde farklı etkilere sahip maddeler bulunmaktadır. Adını duymadığınız ya da etkisinde emin olmadığınız bitki çaylarını içmeniz rahimde kasılmaları artırabileceği gibi mide bulantısı, kusma, baş dönmesi gibi problemlere de neden olabilir. Bu nedenle hamilelikte bitkisel çaylardan uzak durmalı ve yemeklerinizde kullanmamalısınız.
İlaç kullanımından uzak durmak adına soğuk algınlığı gibi durumlarda nane limon, ıhlamur gibi çayları doktorunuza danışarak tüketebilirsiniz.
Günlük hayatta çikolata tüketiminin faydalı olduğu açıklanmıştır. Gebelikte çikolata tüketimi ile ilgili olarak yapılan araştırmalarda da çikolatanın anne ve bebek üzerinde olumlu etkileri olduğu gözlenmiştir. Gebelikte yüksek tansiyon ve ya gebelik zehirlenmesi gibi durumlarda çikolata tüketen annelerin bu durumlara daha az yakalandığı ve bu sıkıntıların olduğu annelerin ise durumunda iyileşme olduğu kanıtlanmıştır.
Gebelikte çikolata tüketimi aşırıya kaçıldığında kahve ve ya çay gibi kafein etkisi yaparak düşüklere ve erken doğum gibi durumlara da sebebiyet vermektedir. Haftada en fazla 2-3 kere az miktarda çikolata tüketimi yapılabilir. Gebelikte fazla çikolata tüketimi aşırı kilo alımına da neden olmaktadır.
Normalde herkesin çok severek yediği dondurma hamilelik döneminde de rahatlıkla yenebilir. Ancak gebelikte dondurma yeme alışkanlığı çok fazlaysa kilo almaya neden olur. Gebelikte dondurma yemenin herhangi bir zararı ya da yan etkisi bulunmamaktadır. Annenin yediği dondurma soğuk olarak değil vücut ısısıyla aynı sıcaklıkta bebeğe ulaşmaktadır.
Kafein maddesi hamile kalamamaya etki eden değerlerden biridir. Gebelikte kafein tüketimi günlük 200 mg geçtiğinde düşük riski, çeşitli anomaliler ve erken doğum gibi durumlara neden olabilmektedir. Bu yüzden annelerin hamilelik döneminde kafeinli gıdalardan uzak durması daha sağlıklıdır. 200 mg kafein 1 ve ya 2 fincanlık kahve (neskafe, Türk kahvesi vs.)ye denk geldiği gibi günlük 5-6 bardak çaya ve ya az miktardaki kola ve ya çikolataya da denk gelmektedir.
İçerisinde kafein bulunmasından dolayı hamilelikte kahve içmek zararlı mı değil mi sorularını gündeme getirmektedir. Ancak içerisindeki kafein miktarı günlük en fazla 200 mg değerinde olduğunda kahve ve ya çay içmek zararlı bir durum teşkil etmemektedir. Çay ve ya kahve tüketiminde tiryaki olan hamilelerin mümkün olduğunca kahve ve çay tüketimini azaltmaları gerekmektedir.
İçerisinde kafein bulunmasından dolayı gebelikte çay tüketimine dikkat edilmelidir. 200 mg kafeinin üzerinden olmayacak şekilde çay tüketimi yapılabilir. Çay türleri içerisinde en fazla kafein siyah çayda bulunmaktadır. 40 mg kafeine sahip olan siyah çaydan sonra 20 mg ile yeşil çay gelmektedir. 5-10 mg kafein içeren beyaz çay ise en sağlıklı çay türüdür.
Tatlandırıcıların içerisinde çoğu zaman gebelik döneminde sorun oluşturmayacak ürünler bulunmaktadır. Aspartam içeren tatlandırıcılarda hamilelik sürecine anneye ve ya bebeğe zarar veren bir olgu bulunmamıştır. Ancak sakkarin adı verilen tatlandırıcı türünde bebeğin mesanesine zarar verici etmenlerin bulunduğu belirtilmiştir. Hamilelikte tatlandırıcı kullanımından mümkün olduğunca uzak durmak en iyisidir.
Gebelik döneminde haftalık olarak 1 ve ya 2 kere balık tüketilmesi oldukça sağlıklıdır. Ancak büyük balıklarda yüksek oranda civa bulunduğu için bu balıkların tüketilmesi hamilelikte zararlı olabilir. Büyük balık olarak ton balığı içerisinde omega 3 ve doğmamış yağlar bulundurduğu için oldukça faydalıdır. Haftada 1-2 kerelik tüketimlerin dışında balık tüketimi yapmak hamilelik döneminde sakıncalıdır. Büyük balıklar yerine orta boy ve küçük balıklar tercih edilmelidir.
Omega 3 vücut tarafından üretilemeyen doymamış yağ asitleri içerdiği için anne ve bebek için oldukça önemlidir. Omega 3 hamsi, ton balığı, ceviz, ay çiçeği ve yeşil sebzelerde bulunmaktadır. Anne karnındaki bebek omega 3 ihtiyacını anneden karşılar ve annenin vücudundaki omega 3 ise beyinde bulunur. Annelerin hamilelik döneminde önerilen ölçülerde balık tüketmesi ve doktor tavsiyesinde omega 3 almaları gerekir.
Hamileliğin son 3 ayında ve emzirme döneminde 3 ay boyunca omega 3 almak bebekte zihinsel gelişimi güçlendirdiği gibi ilerleyen yaşlarda da meme ve prostat kanseri gibi durumları da önlediği bilinmektedir. Bebeklerde fiziksel gelişime de katkısı olan omega 3 piyasada eczanelerde satışa sunulmaktadır. Ancak hamileler üzerinde fihs body oil yazan omega 3 tabletlerini tercih etmelidirler. Çünkü diğer omega 3 tabletlerinde A vitamini oranı fazla olduğun için bebeğe zarar verebilir.
Omega 3 ihtiyacını doğal yollardan karşılamak isteyenler için haftada 2 kere balık yemek ve ya 1-2 ceviz yemek ya da haftada 2 kere sebze yemeği yemek yeterli olacaktır.
Gebelik döneminde her gıdadan yeterli ölçüde yemek gerekir. Ancak gebelikte vejetaryenlik söz konusu olduğunda vücudun ihtiyaç duyduğu demir, vitamin ve mineraller doktorun önerdiği haplarla alınabilir. Et yenmediği için genellikle demir ihtiyacında artış olmaktadır. Bu nedenle gebelikte vejetaryen beslenme tarzını tercih eden kişiler sebze ve meyvelerden bu demir ihtiyacını karşılamalıdırlar.
Gebelikte beslenmenin püf noktaları konumuza da göz atmanızı tavsiye ederiz.